Bölüm 14__"Teklif"
Günleri birbirine karıştırmaya başlamıştı. Deniz kıyısına gittiği günden beri hiç ayrılmamıştı rüyasındaki kızın yanından. Tanışalı iki hafta olmasına rağmen sanki aylardır, yıllardır tanıyor gibiydi Deniz’i.
Gerçeklerden, geçmiş ve gelecek zamandan uzak yaşamaya başlamıştı. Şimdiki zamana daha önce hiç bu kadar yakın olmamıştı. İçinin kaybolmuş yerlerinde kaybolduğunu hissediyordu. Kaybolmanın tadının ağzının her yerinde yayılmasını istiyordu. Sanki ilk kez bu kadar yaşıyordu. Şebnem’in her gün İrem’den ve doğacak çocuğundan bahsetmesi bile rahatsızlık vermiyordu sanki kendisine.
Ofisinde, bilgisayarının başında, elindeki projeleri gözden geçiriyordu. Telefon çaldı.
“Efendim Şebnem?”
“Murat, İsmail Bey hatta...”
“İsmail Bey… Kimdi ki?”
“İsmail Öztürk… Birkaç seferdir arayıp sana ulaşmaya çalışıyor. ”
“İyi bağla bakalım. Kimmiş öğrenelim.”
“Tamamdır.”
…
“Efendim?”
“Murat Bey?”
“Evet, buyurun?”
“İsmail Öztürk… MFN YAZILIM ortaklarından… Nasılsınız?”
“Teşekkür ederim. Sizi sormalı?”
“Murat Bey, sizinle en kısa zamanda görüşmeliyim. Önemli bir konu...”
“Neyle ilgili olduğunu öğrenebilir miyim?”
“Bunu yüzyüze görüşmeden söylemeyi uygun bulmuyorum.”
“Peki, İsmail Bey, beni meraklandırmayı başardınız. Eğer size de uygunsa bugün öğleden sonram boş.”
“İsterseniz şöyle yapalım Murat Bey. Öğlen sizi almaya geleyim. Birlikte bir yemek yiyelim.”
“Tamam, öyle yapalım. Sizi bekliyor olacağım.”
“Görüşmek üzere, Murat Bey”
“Görüşmek üzere…”
“Kimmiş?”, diye sordu konuşma sırasında odaya giren Şebnem.
“MFN Yazılım.”
“Bizden ne istiyormuş?”
“Bilmiyorum. Öğle yemeğinde konuşacağız. Muhtemelen elinde bir iki parça iş var. Ucuza yaptırmaya çalışacak.”
“Kaç gündür arıyor. Öyle bir şey olsa bana söylerdi. Bence, başka bir şey isteyecek.“
“Bilmiyorum Şebnem.”
…
Murat, masaya oturduğunda, karşısında, telefonda konuştuğu adam değil de başka birisi varmış gibi hissetti. Kendisine benzeyen bir adam düşünmüştü nedense. Yüzünün büyük bölümünü kapatan gözlüğü, ceketinin önünü kapatamamasına neden olan göbeği, sürekli bir şey söyleyecekmiş gibi duran surat ifadesiyle İsmail Bey karşısındaydı.
“Davetimi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim, Murat Bey.”
“Baya meraklandırdınız İsmail Bey, kabul etmemek mümkün mü?”
“Zamanınızın çok değerli olduğunu biliyorum. Hemen konuya girmek istiyorum. Sizinle meslektaşız. Birbirimizi anlamak çok zor olmasa gerek.”
“Sizi dinliyorum.”
“Hastane projesi şirketinizin en büyük projelerinden birisiydi bildiğim kadarıyla. Başlarda sorunlu giden bu proje son anda sizin ve ekibinizin sıkı çalışması sayesinde başarıyla tamamlandı. Projeyi bitirmenizle birlikte, elinize yeni birkaç iş daha geldi. Hastane projesinde yaptığınız çalışmayı, çok az ek çalışmayla birlikte direk satabileceğiniz, üstelik ilk projenizden çok daha karlı işler.”
“Çok şey biliyorsunuz, İsmail Bey.”
İsmail Bey gülümsedi.
“Benim işim bu Murat Bey.”
“Devam edin, lütfen.”
“Bildiğim kadarıyla şirketinizin iki ortağı var. Kız kardeşinizin kayınpederi Mehmet Bey ve eşi Kerem Bey. Siz de bu şirkette proje müdürü olarak görev yapıyorsunuz.”
“Evet.”
“Şirketiniz kâğıt üzerinde iki ortaklı görünse bile, Mehmet Bey’in oğlu Kerem Bey oldukça pasif. ”
Murat’ın yüzünde aynı alaycı ifade belirdi.
“Benden bile çok şey biliyorsunuz, İsmail Bey.”
“İzin verin bitireyim, Murat Bey.”
“Buyurun.”
“MFN YAZILIM zor bir süreçten geçiyor Murat Bey. Çok kısa bir süre içinde, kar getirecek yeni projeler bulmamız lazım.”
“Hastane projesi gibi demek istiyorsunuz sanırım.”
“Zeki bir insansınız, Murat Bey. Ama size yapacağım teklif tahmininizin biraz daha üstünde sanırım.”
“Dinliyorum.”
“Sizden elinizdeki projeleri ve paranızı istiyorum.”
“Karşılığında…”
“Şirketimiz, bu dar boğazdan sıyrılıp tekrar canlandığında projelerinizin ve paranızın karşılığını fazlasıyla alacaksınız.”
“Yani?”
“Murat Bey, size, MFN YAZILIM' da ortaklık teklif ediyorum.”
Murat, karşısındaki adamı sanki masaya yeni oturmuş gibi baştan aşağı süzdü. Bütün soğukkanlılığıyla, ifadesiz bir şekilde yemeğini yemeye devam etti.
45 dakika track 19.mp3 - 45 dakika track 19